24 Kasım 2010 Çarşamba

Keyifsiz zamanlar

Uzun zamandır yazıp yazıp sildiğim yazılarım var.Sürekli değiştirip kaydetmeden çıktığım tasarım farklılıklarım..
Keyfimiz yok zira ananemiz çok hasta .. Kafamın için de hep aynı cümleler..



Yaşlanmak ne kötü...
Yaşların getirdiği izler çizgiler değil kastettiğim.. Büyüttüğün baktığın çocuklarının,torunlarının ellerinde bakılmayı bekleyerek,bilinçsizce, bebek gibi bakıma muhtaç kalarak ,ifadeye gücün kalmadan yaşlanmak.. 
Yaşadığın tüm güzel anıları unutturmacasına bunca acı çekilmesi.. Kalbinde az yara varmış gibi, vücudunda yaralar açılması.. Sonu beklemek.. Ve sevdiklerinin, senin acı çektiğini bile bile bir gün daha beraber geçirebilmek için ettiği dualar.. Yaşlanmak ne acı..Yaşamak ne nankör... 

Gözümü kapayınca dedem,ananem, biz koşuyolunda parktayız.. dedem bize dido almış bir de baharatlı panço ananem de sever diye..





 Gözümü açınca dedem yok çoktan gitmiş,ananem karşımda işte o yatakta öylece yatıyo.Orada olduğumun farkında bile değil..Sanki üzerimizden sonsuz geçmiş... Sanki o çocuk ben değilim,sanki o anı benim değil gibi.. Bütün o sahte,bütün o gerçek gülüşlerin içine bakıldığında aslında hayat ne acı,yaşanan bütün o alfa olabilme sevdaları ne anlamsız... Sonu bile bile yaşamak ... Acıların en büyüğünü sevdiklerinin birer birer yittiğini görerek.Cennette cehennemde bu dünyada diyorlar ya haklılar bence.


Bi çikolata da insanı böyle ağlatır mıymış ?





Hiç bırakma emi..

3 yorum:

Özge dedi ki...

çok geçmiş olsun anneanneye.. nasıl bir dönemde olduğunuzu az çok tahmin edebiliyorum..
en kısa zamanda mutlu şeyler yazacak günler gelir inşallah..
keşke elimizden daha çok şey gelebilse..

Sémy dedi ki...

Çok teşekkür ederim ama maalesef kaybettik... Huzurlu,ışıklı olsun inşallah.Artık bi tek bunu dileyebiliyoruz..

Özge dedi ki...

Amin..
Zaten başka ne denir ki, başınız sağolsun..
En azından sevdiğine kavuşmuş orda, yalnız değil diye düşünmek belki biraz teselli eder..